Tarihler 13 Temmuz 2023 Perşembe gününü gösterdiğinde New York Güney Bölge Mahkemesi Yargıcı Analisa Torress, SEC ile ilgili uzun süredir devam eden Ripple davasının önemli bir aşamaya gelmesini sağladı. Ripple davasındaki karar, Ripple'ın XRP token’ının doğrudan kurumsal yatırımcılara satışının SEC'in kurallarını ihlal ettiği; ancak borsalardaki perakende yatırımcılara yapılan tekliflerin ihlal etmediği sonucuna vardı. Bu karar kripto ekosisteminin genelinde zafer olarak görüldü.
ABD Menkul Kıymetler ve Borsa Komisyonu (SEC) Ripple’ın kazandığı kısmı yasal zaferin üzerinden günler geçtikten sonra temyize gideceğinin sinyalini verdi. Nitekim SEC federal bir yargıçtan, düzenleyicinin Ripple Labs ile olan davasında yakın zamanda alınan kararın bazı kısımlarını görmezden gelmesini istedi ve kararın mevcut menkul kıymetler yasalarıyla uyuşmadığını ve temyize gidebileceğini ifade etti.
Crypto Law’ın kurucusu John Deaton'a göre, SEC Ripple Labs'a karşı açtığı davada temyize gitmesi, Ripple'ın son mahkeme zaferine önemli bir zarar vermiyor. Twitter'da ortaya atılan bir iddialara karşı çıkan Deaton, "Temyiz bir gerilemeye yakın bile değil. Kimse bu galibiyetin ne kadar önemli olduğunu hafife almasın." ifadelerini kullandı. Deaton ayrıca temyizin mahkeme sistemi içinde ilerlemesinin önemli miktarda zaman alacağını vurgulayarak, “2. Daire tarafından bir kararın verilmesi iki yılı bulacak. Yargıç Torres’in kararı o zamana kadar yasadır." dedi.
Torres, XRP'nin halka açık alıcılara programlı satışının, bir varlığın satışında bir yatırım sözleşmesinin mevcut olup olmadığını belirlemek için kullanılan bir metodoloji olan Howey Testini yerine getirmekte yetersiz kaldığına, zira "başkalarının girişimci veya yönetimsel çabalarından elde edilecek makul bir kar beklentisi" olmadığına karar vermişti. Torres, "Birçok programatik alıcı XRP'yi kâr beklentisiyle satın almış olabilir; ancak bu beklentiyi Ripple'ın çabalarından elde etmediler" şeklinde bir ifade kullanmıştı. Deaton, SEC'in Torres'in Howey Testini bu cephede uygulamasına başarılı bir şekilde itiraz etse bile, Torres'in Howey Testinin "para yatırımı" ve "ortak bir girişimin" varlığı gibi diğer faktörlerine baktığında da aynı şekilde karar verebileceğini açıkladı.
Ripple davasına ilişkin temyiz başvurusu değerlendirildikçe, gelecekteki kripto düzenlemelerini şekillendirme ve sektör aktörleri için daha fazla netlik sağlama potansiyeli göz önüne alındığında, bu davanın sonuçlarının tüm kripto ekosistemi tarafından yakından takip edileceği söylenebilir.
Howey testi nedir?
Howey testi dahilinde bir varlığın menkul kıymet olup olmadığını anlamak için aşağıdaki özelliklere sahip olup olmadığına bakılıyor:
• Para karşılığında mı elde edilebildi?
• Yatırımdan kar elde edilmesi mi umuluyor?
• Yatırım bir şirkete/girişime mi yapıldı?
• Kar bir üçüncü taraf veya müteşebbisin çabaları kaynaklı mı?
Ripple Baş Hukuk Sorumlusu Stuart Alderoty ise konuya yapmış olduğu son açıklamada "Bir menkul kıymetler kurumunun yalnızca menkul kıymetler üzerinde yargı yetkisi vardır. Yargı yetkisi olmadığı halde varmış gibi davranmak sadece siyasi bir güç oyunudur. Kimseye faydası yok; herkese zararı var." İfadelerini kullandı.
SEC Başkanı Gensler, Ripple’ın yasal zaferine ilişkin ne düşünüyor?
SEC Başkanı Gary Gensler, Yargıç Torres’in Ripple davasında vermiş olduğu karara ilişkin yaptığı ilk açıklamada düzenleyicinin kripto 'Vahşi Batı'yı düzenlemeye çalışırken Ripple davasındaki kısmi kayıptan dolayı 'hayal kırıklığına uğradığını' söyledi. Gensler hazırladığı açıklamada, kurumun ABD Bölge Yargıcı Analisa Torres'in kararını hala değerlendirmekte olduğunu; ancak söz konusu kararın Ripple'ın XRP token’larının yaklaşık 728,9 milyon USD’sini doğrudan kurumsal yatırımcılara satarken menkul kıymetler yasalarını ihlal ettiğini tespit eden kısmından memnun olduğunu söyledi.
Gensler, Ethereum’a dair ne düşünüyor?
Gensler, Nisan ayında Temsilciler Meclisi’nde konuşarak çoğu kripto para birimini menkul kıymet olarak kabul edildiğini vurgulamıştı. Menkul kıymetler yasalarına uyumun önemini vurgulayan Gensler, "Yasa böyle; bu bir seçim değil" demişti. Gensler, kripto para aracılarının genellikle borsa, broker faaliyeti, saklama, takas ve borç verme gibi çeşitli işlevleri birleştirdiğine ve bunun da yatırımcılar için potansiyel çıkar çatışmalarına ve risklere yol açtığına dikkati çekmiş, ayrıca kripto para yatırımcılarının diğer yatırımcılarla aynı korumadan faydalanması gerektiğini ve kendini DeFi platformu olarak adlandırmanın menkul kıymetler yasalarına karşı gelmeyi mazur göstermeyeceğini savunmuştu. Temsilciler Meclisi Finansal Hizmetler Komitesi Başkanı Patrick McHenry, Ethereum'u (ETH) çevreleyen birtakım hususlar konusunda Gensler ile yüzleşerek, ETH’nin bir emtia mı yoksa bir menkul kıymet mi olduğunu sormuştu. Gensler, bu soruya yanıt vermeyi reddederek Howey testine atıfta bulunmuştu. Bunun üzerine McHenry aynı soruyu tekrar sormuş, Gensler yine bu soruya net bir cevap vermemişte. Bunun üzerine piyasada netlik eksikliği olduğunu söyleyen McHenry "Sizin düzenleyici eylemleriniz ve CFTC'nin düzenleyici eylemleri büyük bir belirsizlik olduğunu gösteriyor.” demişti.
