ABD Menkul Kıymetler ve Borsa Komisyonu (SEC), geçtiğimiz haftalarda Ripple'ın iki yöneticisinin finansal geçmişine ve harcama kayıtlarına dair inceleme yapılmasını talep etmişti. Dava avukatları, davalıların XRP satışları ve Ripple’dan elde ettikleri gelire dair yeterince bilgi paylaştıklarını ve fazlasını talep etmenin uygunsuz olduğunu belirterek federal mahkemeden SEC’nin mahkeme celbinin durdurulmasını istedi.
Ripple CEO’su Brad Garlinghouse ve kurucu ortağı Chris Larsen'i temsil eden avukatlar, mahkemeden, SEC’nin bazı bankalara gönderdiği mahkeme celplerini iptal etmesini istedi. 11 Mart tarihli mektupta temsilciler, şu şekilde bir açıklamada bulundu:
“SEC’nin, davalıların gerekli işlemlerle ilgili bilgileri vermeyi zaten kabul ettiği bir davada, davalının kişisel mali bilgileri hakkında birden fazla kez “trolleme” girişiminde bulunması tamamen uygunsuz bir hamledir.”
“Talepler ve mahkeme celpleri kişisel mali yaşamlarına böylesine kapsamlı bir müdahaleyi amaçladığı için davalıların gizlilik çıkarları burada özellikle önemlidir. SEC, davalıların servetleri, yatırım kararları ve neyi ne zaman satın aldıkları da dahil olmak üzere kişisel mali yaşamlarını öğrenmek istemektedir.”
Ayrıca geçtiğimiz haftasonu, Avukat John Deaton’un 6 bin XRP sahibi adına SEC ve Ripple davasına üçüncü bir taraf olarak dahil olmak için 14 Mart Pazar günü mahkemeye yaptığı başvurunun federal hakim Analisa Torres tarafından reddedildiği öğrenilmişti.
Daha sonrasında, 17 Mart tarihli bir mahkeme mektubunda SEC, söz konusu kayıtlara erişmek istemesinin üç nedeni olduğunu açıkladı. İlk olarak, XRP satışlarından halka tam olarak ne kadar para topladıklarını belirlemenin tek güvenilir yolunun bu olduğunu söyledi. İkinci olarak SEC, mali kayıtların davalıların XRP'nin değerini artırma çabalarını kişisel olarak finanse edip etmediğini göstereceğine inandığını belirtti. Son olarak ise, davranışlarının haksız olmadığı konusunda ısrarcı olan davalıların, şahsi kaygılarla kendilerini zenginleştirdiğini ya da zenginleştirmediğini anlamak olduğunu söyledi.
