SEC, tarihler Aralık 2020'yi gösterdiğinde Ripple'a dava açarak, şirketin ve iki üst düzey yöneticinin, SEC’nin kayıtsız menkul kıymetler olarak kabul ettiği XRP token’larının satışı yoluyla 1,3 milyar USD topladığını iddia etmişti. Ripple'ın mahkeme savunmasının önemli bir bileşeni, SEC'in menkul kıymet sınıflandırma sürecini belirlemek ve ETH ve BTC değilken XRP'nin neden menkul kıymet olarak nitelendirildiğinin cevabının aranması diyebiliriz.
Geçtiğimiz ay SEC'in Hinman'ın konuşmasıyla ilgili iç belgeleri mühürleme talebi Yargıç Torres tarafından reddedildi. 13 Haziran'da Hinman'ın konuşmasıyla ilgili SEC iç belgeleri kamuoyuna açıklandı. Hinman'dan gelen 4 Haziran 2018 tarihli bir e-postada, ETH'yi bir menkul kıymet olarak düzenlemeye gerek görülmediği belirtiliyor. E-postada ayrıca Ethereum'un Kurucu Ortağı Vitalik Buterin ile "Ethereum Vakfı'nın nasıl işlediğini anladığımızı teyit etmek için" yapılan bir telefon görüşmesinden de bahsediliyor.
Ripple'ın Baş Hukuk Sorumlusu Stuart Alderoty, kurumun Ticaret Başkanı ve Genel Danışmanlık Ofisi'nden gelen geri bildirimlerin göz ardı edildiği çeşitli örneklere işaret eden Hinman belgeleri hakkında yorumda bulundu. "Hinman'ı neyin ya da kimin etkilediği" ve konuşmayla ilgili geri bildirimlerin neden göz ardı edildiği konusunda bir soruşturma yapılması çağrısında bulunan Alderoty, "Seçilmemiş bürokratlar, yetki alanlarının sınırları dahilinde yasaları sadakatle uygulamalıdır. Hinman'ın denediği gibi yeni kanunlar yaratamazlar." dedi.
