İngiltere Merkez Bankası Başkan Yardımcısı Jon Cunliffe’ten Sabit Koin Açıklaması

Birleşik Krallık'ın merkez bankası olan Bank of England’ta başkan yardımcısı olarak görev yapan Jon Cunliffe, sabit koinlerin kullanımına sınırlama getirilmesinin olasılıklar içinde yer aldığını belirtti. Cunliffe bu tür dijital para birimlerinin hızlı bir şekilde piyasaya sürülmesinin finansal istikrarsızlığa yol açabileceği endişesi nedeniyle ödemelerde kullanılan sabit koinler için kullanım limitleri planladıklarını söyledi.

Bloomberg'in haberine göre Cunliffe, fintech sektörü kuruluşu Innovate Finance tarafından düzenlenen bir etkinlikte yaptığı konuşmada, "Kamu politikası açısından bakıldığında, ödeme sistemlerinde rekabet ve yenilik istiyorsak, finansal sistemleri tehdit edebilecek hızlı ve yıkıcı değişime karşı tedbir almamız gerekiyor… Sabit koinler ödemelerde daha fazla verimlilik ve işlevsellik sunuyor; ancak mevcut ödeme sistemleri ve merkez bankaları tarafından basılan paraların aksine, şu anda herhangi bir düzenleyici çerçeveye uymuyor. Düzenleyicilerin başlangıçta herhangi bir oranda, ödemeler için kullanılan sabit koinlere sınırlama getirilip getirilmeyeceğine karar vermeleri gerekecek." şeklinde değerlendirmede bulundu.

Cunliffe, sistemik sabit koinlerin talep üzerine itibari paraya çevrilebilmelerini sağlamak için "yüksek kaliteli ve likit varlıklar" ile desteklenmeleri gerektiğini belirterek "Bunlar ya İngiltere Merkez Bankası'ndaki mevduatları ya da likiditesi çok yüksek menkul kıymetleri ya da bu ikisinin bir kombinasyonunu içerebilir. Şu anda bu seçeneklerden hangisinin en uygun olduğunu değerlendiriyoruz." dedi.

Cunliffe ayrıca parlamentonun onayına sunulmuş durumda olan Finansal Hizmetler ve Piyasalar Yasası'nın, Bank of England'a sabit koin operatörlerini düzenleme yetkisi vereceğini ifade etti. Birleşik Krallık'ın "Britcoin" isminde bir CBDC piyasaya sürme çabaları da sürüyor. Dijital pound, Birleşik Krallık'ta nakit kullanımının azalması nedeniyle düşünülüyor. Dijital pound’un nihai onayı alması halinde 2030 yılına kadar piyasaya sürülebileceği belirtiliyor.